02 Kasım 2010

Gaziantep, 28-31.10.2010 Buluşma...

Gaziantep, 28-31/10/2010

Kapıldık Anadolu 87-88 rüzgarına
Antepteyiz.
Dostlar merhaba...
Yürekten sesler
Bizim evler
Can yöreler
Arkadaşlar, güzellikler
Nereler nereler...
Antebi geze geze
O' nu döktüm söze
Antepte tarih
Antepte Gazi
Antep eski yerleşi
Antep kültür yolu , izi
Geze geze bu engin denizi
Deniz biz , yürekler uçurtma
Bir özsu işler yaprak uçlarıma
Yeşeririm sizlerle
Yeniden doğmak bu canlarla.
Zeugma ; mozaik mozaik
Bakışında izlerken bizi
Büyü, büyük : Mini mini taşlarla...
Mutfak, hamam, avlu ; hayat
Kale, taş evler, hanlar
Lonca:Bakır, yemeni, sedef, kutnu
Evler; karataş, kıymıh taşı
Üstü kiremit, kırma çatı
Mağarada küpler; pekmez, zeytinyağı
Merdivenler ev dışı
Bu evleri gönlünde taşı....
Fıstık, baklava, menengiç kahvesi
Ve Gaziantep aşı
Ayrılık gözümün yaşı




Urfa, 30.10.2010

Beline dek su içindeki hayalet şehir artık Halfeti.Tekneyle gitmek, güzel görselliğe rağmen, üzüntüden bitmek.Halfeti, camisiz minare.Öylece bakıyoruz boş evlere.Yemyeşil yaşamı veren su, bir taraftan geri almış.Artık kader olmamalı bu ikilem.

...

Hani alevlendikçe ateş, kımıldar ya odunlar,
öyle kıpır kıpır balıklar, dışardaki insanlar kadar.
Odunlar ve ateş kıyamamış ya Hz. İbrahim’e:
O günden bu yana balık ve su olmuşlar Urfa’da.
Bizler de, iyilikte su gibi sonsuz akalım,
öfkede kıvılcım gibi çabuk sönelim,
sevgide balık olalım kıpır kıpır hiç dinlenmeden.
Bu peygamberler diyarına inat.
Gecelerden bir gecede sıra.Sıra sıra dizildik sıra gecesine.Gökte ay, saz oldu söylenceler, söz oldu beğenimiz, türküler, halaylar.Omuz omuza,diz dize ,söz söze, ama en önemlisi biz bize…
Urfa, 30.10.2010
Beline dek su içindeki hayalet şehir artık Halfeti . Tekneyle gitmek , güzel görselliğe rağmen , üzüntüden bitmek . Halfeti , camisiz minare . Öylece bakıyoruz boş evlere . Yemyeşil yaşamı veren su , bir taraftan geri almış . Artık kader olmamalı bu ikilem .
Ve Balıklı Göl;
Hani alevlendikçe ateş , kımıldar ya odunlar ,
öyle kıpır kıpır balıklar , dışardaki insanlar kadar .
Odunlar ve ateş kıyamamış ya Hz. İbrahim ’e :
O günden bu yana balık ve su olmuşlar Urfa ’ da .
Bizler de , iyilikte su gibi sonsuz akalım ,
öfkede kıvılcım gibi çabuk sönelim ,
sevgide balık olalım kıpır kıpır hiç dinlenmeden .
Bu peygamberler diyarına inat .
Gecelerden bir gecede sıra . Sıra sıra dizildik sıra gecesine .Gökte ay , saz oldu söylenceler , söz oldu beğenimiz , türküler , halaylar . Omuz omuza , diz dize , söz söze , ama en önemlisi biz bize …