16 Temmuz 2007

yaşam üstüne renklerdeyim...

Yaşadın mı, büyük yaşayacaksın
Irmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına
Çünkü, ömür dediğimiz şey
Hayata sunulmuş bir armağandır
Ve hayat sunulmuş bir armağandır insana…
Ataol Behramoğlu.
Bu dizelerle çıktım yola…Evet, dünyaya gelebilmiş olmak bile yeter, yaşamı sevinçle karşılamak için. Sevinçler masmavi…
Yaşamız hepimiz, birer renk’iz.Ve işte yine Aralık, bir türlü bastıramıyorum içimdeki rengi. Bir çift sözüm olsun yaşam üstüne; dillensin, yüreğimde kalmasın.
Yaşam yemyeşil…
Yaşam cömertlik istiyor.Varlığı güneşe benziyor, her şeye rağmen.İlla siyah, illa beyaz olmasın yaşam.İçinde ara tonlar, yepyeni renkler var.Bulmaksa zor değil.Sevgiyle örülmeli renkler.
Sevgiler bembeyaz…
Ve anımsayalım: “Bir tek gülücük anlatmaya yeter, insan olmanın musikisini” diyen Aragon’u.
Gülücükler pespembe…
Bütün duyarsızlıklar ve duyarsız alışkanlıklar içimizdeki sevginin, aydınlığın, renklerin yok edilmesiyle başladı.
İçimizdeki sevgi ve aydınlığı, yarına olan umudu hiç tüketmeyelim.
Sevgilerin, mutlulukların çokluğunu, kederlerin azlığını dileyelim.Tohumun coşkusunu, denizin dalgalarıyla yolladığı maviliği, gökyüzünün beyaz bulutunu, yağmurların sesini, gecenin gündüze varışını, umudun saklımızdalığını, bütün şarkıların-sevgilerin bizeliğini, düşlerin-gülüşlerin pembeliğini, rüzgarın özgürlüğünü duyalım.
Yeşile ve maviye boyayalım dünyayı.
Mor renge şiir yazan bir ressamımız vardı bizim, Bedri Rahmi Eyüboğlu…
Yeni renkler bulmak için, yepyeni malzeme kullanmanın şart olmadığına inananlardandı o.
1958 Brüksel Sergisi’ne katıldığında Meksika Pavyonu’nun kapısı üstünde kocaman bir pano görür, Bedri Rahmi...İri cam parçaları, çakıl taşları ve bakır parçaları arasında, on santimetreye on santimetrelik koyu mor bir kare dikkatini çeker.
İnsan boyundan bir iskemle yüksekteki zifiri mor, ne cama benzer, ne pişmiş toprağa, ne emayeli bir madene.
Bedri Rahmi, bir sabah erkenden kapıcının iskemlesine basıp, koyu moru eliyle yoklar ve görür ki; eşine hiçbir yerde rastlamadığı bu mor, bildiğimiz kok kömüründen başka bir şey değildir.
İçinden “helal olsun” der Bedri Rahmi ve yeni renkler bulmak için, yeni malzeme kullanmanın şart olmadığı yargısına orada varır.
Evet, yeni renkler bulmak için, önce elimizdekilerin değerini bilelim yitirmeden.Ve yeni renkler ekleyelim yaşamımıza.Çığlığa dönüşsün seviler, sevinçler...