04 Mart 2009

nasıl sevmem ıstanbulu
nasıl çekmem bu güzel maviyi içime
nasıl saklanbaç oynamam boğazda galatayla
kız kulesi geçiverdiğinde önüme
nasıl öpmem yanaklarından
uzun yollardan sonra boğaz serildiğinde gözüme
ben çoktan bıraktımdı burada özlemi.
el yazısı ıstanbulum
alın yazım izmirim
nasıl sevmem izmiri
nasıl coşkuyla dolmam
susuşum şekillenir bakışlarımda
vapurum geçiyor besbelli
martılandı deniz
güneşin gölgesi martılar
evvel zaman içinde
çocukluğum
ben bu şehrin deniziyim
körfezin mavisinde yolculuğum.
yeni aydan dolunaya ışığın her türlüsü
kız kulem boğazın ortasından görüyor musun izmiri
bu kar ayazındaki ılık meltem
izmirden gelir ıstanbula.
çöp kutusunun içinde bir çocuk
giysisinde kocaman guccı yazıyor.
derinden gelen ses
sokaktaki işsiz adam uykudaymış karanlığında ıstanbulun
ayak yakınımda.
el kadar, o kadar, ne kadar çoktular.
her yarım tuz, deniz,
dört yanım imbat
çiçeğimde meltem
bir varmış bir yokmuş ama öyle çokmuş.